TEDARİK ZİNCİRİNDE ENVANTER YÖNETİMİ
BİRKAN ASLANKOÇ
OKAN ÜNİVERSİTESİ
SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ
NİSAN
İSTANBUL
1. ENVANTER YÖNETİMİ
1.1. Genel Stok Kavramları
1.1.1. Stok Tipleri
1.1.2. Ürün ve Malzeme Tipleri
1.1.3. Stok Maliyeti
1.1.3.1. Açık Maliyetler
1.1.3.2. Yarı – açık Maliyetler
1.1.3.3. Gizli Maliyetler
1.1.4. Ön Süre
1.1.5. Emniyet Stoku
1.2. Envanter Stok Tespit Yöntemleri
1.2.1. Bağımsız Envanter tespit yöntemleri (tek ürün bazında)
1.2.1.1. Sabit sipariş döngülü envanter hesap yöntemi
1.2.1.2. Sabit sipariş miktarlı envanter hesap yöntemi
1.2.2. Bağımlı envanter tespit yöntemleri (birden fazla ürün bazında)
1.2.2.1 MRP
1.2.2.2. ERP
1.2.2.3. ABC Yöntemi
1.2.2.4. Tam Zamanında Üretim (JIT)
1.3. Envanter Yönetim Stratejileri
1.4. Envanter Yönetimine İlişkin Maliyetler
1.5. Kötü Envanter Yönetimi Belirtileri
2. SONUÇ
KAYNAKÇA
1. ENVANTER YÖNETİMİ
Stoklar, firmaların elinde tuttuğu ürün ve malzemelerdir. Firmanın girdi ya da çıktıları zamanında meydana gelmediğinde oluşmaktadır. Envanter stokta bulunan bu şeylerin listesidir.
Envanter yönetimi; tedarik süreci tamamlanmasına rağmen, henüz üretime sokulmamış hammadde, yarı mamul vs. malzemeler ile üretim sürecinin tamamlanmasına rağmen müşteriye henüz arz edilmemiş ürünlerin stoklandığı, bununla birlikte bu stokların yönetildiği sürecin tamamı olarak tanımlanabilmektedir.
Ticaretin serbestleşmesi ile oluşan piyasa ekonomisinin dikte ettiği modern dünyanın rekabet koşulları altında, işletmeler, üretim maliyetlerini minimize etmek arayışına gittiler. Maliyetleri minimuma indirmek için ilk akla gelen mevcut yüksek stok maliyetlerinin nasıl düşürüleceği olmaya başlamıştı. Bu nedenle JIT felsefesi kapsamında envanterin yönetimi lojistiğin ana eksenlerinden biri haline gelmiştir.
1.1. Genel Stok Kavramları
1.1.1. Stok Tipleri
Farklı amaçlarla depolarda bekletilen veya bulundurulan stoklar beş gruba ayrılır.
• Hammaddeler; Bu sınıf stokları, nihai ürünün üretilmesi için satın alınan tüm mallar
• Demonte Malzemeler; Nihai ürüne monte edilecek onu tamamlayacak mallar
• Nihai Ürün; Perakendecilere, toptancılara ve doğrudan müşterilere teslime hazır ürünler
• Dağıtım Envanteri; Müşteriye olası en yakın konumda tutulan nihai ürünler oluşturur.
• Bakım Onarım ve İşletme Parçaları
1.1.2. Ürün ve Malzeme Tipleri
Stok kararlarını ve stok politikalarını belirleyen en önemli faktörlerden birisi müşteri talepleridir. Stok türlerine olan taleplerin özellikleri birbirlerine göre az çok farklılıklar gösterir. Karakteristik davranış biçimlerine göre talepler altı çeşittir.
• Düzenli Talepler; Yıl içinde genel miktarı ve seviyesi çok değişmeyen taleplerdir. Talep hızı (birim zamandaki talep miktarı) yılın tüm bölümlerinde hemen hemen aynıdır. Örnek olarak, makarna, ekmek gibi ürünlerin günlük talepleri yıl içerisinde pek değişmez.
• Mevsimsel Talepler; Ürünlerin talep hızları (günlük talepler) yıl içindeki bilinen dönemlerde farklılık gösterir. Bazı dönemlerde talepler yüksek, bazı dönemlerde düşüktür. Giyim eşyaları, soba, şemsiye vb, gibi ürünlerin talepleri mevsimseldir. Bazı dönemlerde yüksek, bazı dönemlerde düşüktür ve ne zaman düşük, ne zaman yüksek olacağı önceden bilinebilir.
• Aşırı Mevsimsel Talepler; Bazı ürünlerin yıl içindeki talepleri çok düşük seviyelerde olmasına rağmen, kısa süreli bazı dönemlerde çok fazla yükselir. Yılbaşı aksesuarları, bayram şekerleri, okul ders kitapları, bu tür talepleri olan ürünlere örnektir. Yılbaşı aksesuarları için yıl boyunca hemen hemen hiç talep olmazken, yılbaşı döneminde yüksek bir taleple karşılaşırlar.
• Ömrü sınırlı Talepler; Talebi kısa bir dönem boyunca geçerli olup, daha sonra hiç talebi kalmayan ürünlerdir. Günlük gazeteler, periyodik dergiler, kısa sürede demode olabilen teknolojik ürünlerin yedek parçalarına ait talepler bu tür özellik gösterirler.
• Kararsız Talepler; Bu tür talepler, düzenli talepler gibidir. Ancak önceden bilinmeyen bazı dönemlerde, bazı farklı etkiler sonucunda dalgalanır, değişir veya kesintiye uğrar. Bu nedenle kesikli talep de denir. Örneğin, otomobil talepleri genelde düzenli gibi görünür. Ancak, ekonominin genel gidişindeki dalgalanmalar sonucu, otomobile olan talepler artar veya azalır. Bu değişimlerin yıl içinde ne zaman olacağı kestirilemez.
• Bağımlı talepler; Bazı ürünlere olan ihtiyaç veya talepler doğrudan doğruya başka bazı ürünlere olan taleplere bağlıdır. Daha çok üretim hammaddeleri ve malzemelerinin talep ve gereksinmeleri bu türdendir. Örneğin bir otomobil lastiğine olan ihtiyaç ne kadar otomobil yapılacağına veya bir ambalaj malzemesine olan ihtiyaç, o ambalajın kullanılacağı üründen ne kadar imal edileceğine bağlıdır.
1.1.3. Stok Maliyeti
Stok tutma maliyeti bir yıl için genellikle ürün değerinin %25’i kadardır. Hedef, bu maliyeti minimize etmektir.
Stoklardaki malzemelerin kullanılmasa bile kullanıma gireceği ana kadar kendi satın alma birim fiyatından meydana gelen maliyetin dışında bazı ilave maliyetlere de neden olabilir. Bu şekilde oluşan maliyetler envanter bulundurma maliyeti olarak adlandırılır. Genel olarak üç tip envanter bulundurma maliyeti olduğu kabul edilir.
1.1.3.1. Açık Maliyetler
• Sermaye Maliyeti (İşletme sermayesinin envanter olarak bağlanmasına ilişkin faiz gideri ya da kaçan fırsatların maliyeti) Toplam sermayeden envantere yapılan yatırım için bir rakam belirlemek oldukça geniş bir perspektife sahiptir. İşletme tiplerini gözden geçirdiğinizde temel kar oranının yüzde 25 civarında olduğu görülür. Temel kar oranını veya temel kar oranına sabitlenen spesifik bir oran kullanmanın mantığı bu oranda para pazarındaki elde edilebilecek envantere yapılan yatırımın sermayenin nakde çevrilebilmesidir.
• Depolama Maliyeti (Elleçleme ekipmanı, otomasyon destekli robot raflar, barkod sistemleri gibi) Depolama maliyeti ürünün depolanmasından daha ziyade ürünün elleçlenmesi ile ilgili bir harcamadır. Depolama maliyeti sadece doğrudan envanterle ilgili olmadığı durumlarda belli ürünlerin ihtiyacına göre belirlenir.
• İdari Maliyetler; Olası hukuki sorunların bedeli, ambar görevlisinin ücreti, işçiliği gibi idari faaliyetlerden kaynaklanır.
• Vergiler; Gümrük yetkilileri tipik olarak genelde depodaki envanteri dikkate alırlar. Bu anlamda vergi oranı ve değerlendirme biçimini lokasyona göre belirler.
• Stoktaki hasar ve yıpranma
• Envanter Yer ve Ekipmana İlişkin Sigorta; Sigorta harcaması zamanla yaşanan kayıplar veya değerlendirilen risklere göre belirlenen bir giderdir.
1.1.3.2. Yarı – açık Maliyetler
• Demode olma; Güncelliği yitirme maliyeti, bir ürünün depolanması sürecinde değerini kaybetmesidir. Bu konuda verilecek en temel örnek olarak bir gıdanın ya da ilacın tüketim tarihi geçmesine rağmen satılmaması verilebilir.
• Envanter planlama prosedürleri
• Envanter kontrolü ve kayıt altına alma işlemleri
• Sayımlar durum tespitleri
1.1.3.3. Gizli Maliyetler
• Üretim alanındaki stokların getirdiği maliyetler
• Stoklama araç-gereçlerin amortisman giderleri
• Envanter işlemleri ve kayıtların düzenlenmesi
1.1.4. Ön Süre
Siparişin açılması ile malzemenin fiilen elimize geçmesi arasındaki süreye denir. Bu süre bazı durumlarda ihmal edilebilecek kadar kısa olmasına rağmen, bazı durumlarda aylar sürebilir.
1.1.5. Emniyet Stoku
Talep ya da yol-zaman belirsizliği sebebiyle tedbir amaçlı elde tutulan stoklardır. Talep veya yol-zaman tecrübeleri, ortalama stok seviyesini sipariş miktarı ve emniyet stoku toplamının yarısı olarak tanımlar.
Toplam envanter ile normal envanter düzeyi arasındaki envanter miktarı olağan üstü durumlarda devreye sokulmakta, müşterinin talebindeki artışların bu stoklar ile karşılanması amaçlanmaktadır. Olağan durumlarda emniyet stokları devreye sokulmamakta her an hazır bekletilmektedir.
1.2.Envanter Stok Tespit Yöntemleri;
Envanter tespit yöntemleri bağımlı ve bağımsız envanter tespit yöntemleri olmak üzere iki sınıfta toplanır. Bu iki yöntemi birbirinden ayıran temel fark takibi yapılan ürünün sayısıdır.
1.2.1. Bağımsız Envanter tespit yöntemleri (tek ürün bazında)
1.2.1.1. Sabit sipariş döngülü envanter hesap yöntemi
Bu yöntem gün, hafta gibi belli dönemlerde bağlı gelen siparişlere göre oluşturulan envanter modeldir. Maksimum envanter seviyesi, deneyim, bütçe ve hedef envanter seviyelerine göre belirlenir. Sabit-süre sisteminde envanter düzeyi belirli zaman aralıklarında kontrol edildiğinden envanter düzeyini maksimum hedef düzeyine getirecek miktar sipariş verilir. Bu tür sistem aynı kaynaktan alınan birkaç kalem için uygundur. Sipariş sıklığı grup için ekonomik miktar sipariş edilecek miktarda ayarlanır. Böylece her kalemin ulaşım maliyeti azalır, kırdırma olanağı sağlanır.Stokta 600 birim olan hedef envanterin 1600 olduğu bir durumda 1000 adet bütünleme hazırlığı yapılması gerekir.
1.2.1.2. Sabit sipariş miktarlı envanter hesap yöntemi
Bu yöntemde bütünlemeler arasındaki süreler aynı değildir, sabit-miktar sistemleri genelde göreli sabit kullanım miktardan olan kalemler için uygundur. Ön süre beklenenden uzun olduğunda stoksuz kalmamak üzere sipariş verme düzeyi yüksek olarak tespit edilir.
Bunlara ek olarak; Opsiyonel bütünleme sistemi, Müşterek bütünleme sistemi, Tahminleme modeli sayılabilir.
1.2.2. Bağımlı envanter tespit yöntemleri (birdan fazla ürün bazında)
1.2.2.1 MRP
Bilgisayar tabanlı üretim planlama ve stok kontrol sistemi olan MRP, Türkçesi Malzeme İhtiyaç Planlaması olan Material Requirement Planing İngilizce kelimelerinin ilk harfleri ile anılır. JIT gibi stok miktarını minimize etmeyi, üretim kapasitesini maksimize etmeyi satın alma ve tedarik faaliyetleri ile dağıtımı koordine etmeyi hedefler. MRP, geleneksel envanter metotlarının yetersizliği üzerine oluşturulmuş bir sistemdir.MRP sistemlerini uygulamak sofistike software sistemlerine sahip olmayı gerektirir.MRP nin bazı amaçları ve eksiklikleri;
Amaçlar
Verimi artırmak
Gereksiz ve yetersiz faaliyetleri elimine etmek
Müşteriye dönüş sürecini azaltmak
Ham madde envanterini düşürmek
Eksikler
Hedef zamanlar: MRP tanımlanan standart zamanları kabul ederken, pratikte her zaman bu standartlar içerisinde kalınamıyor
Miktarlar: Hacimsel tespitlerde de benzer durum söz konusu olmaya başladı. Fiyatlandırmada perakendecilerle sorunlar yaşanıyordu
Emniyet stokları: MRP sistemleri tipik olarak emniyet stoklarının hesaplarını desteklemez
1.2.2.2. ERP
Kurumsal kaynak planlaması anlamına gelen , Enterprise Resource Planning İngilizce kavramının baş harfleri ile anılır. Bir diğer envanter kontrol sistemi olan MRP nin uygulamada görülen yetersizlikleri nedeni ile ve onun bir uzantısı veya gelişmiş versiyonu sayılabilecek biçimde uygulanmaya başladı.
ERP sistemleri lojistik operasyonların yürütülmesinin yanında talep tahminleri ile planlama gibi karar desteklerine ek olarak, muhasebe, finansman ve insan kaynakları operasyonlarına da destek sağlar
1.2.2.3. ABC Yöntemi
ABC analizi ürünleri yıllık parasal değerlerine göre kategorilere koyar.Yüksek miktarlı ve iyi kontrol gerektiren grup olan A grubu içinde birim fiyatı yüksek olan stoklar vardır. A grubu miktar olarak daha azdır. Orta seviye parasal miktarlı grup B grubudur. C grubu stoklar birim fiyatı en düşük stoklardır.
Çok az bir oranla da olsa bazı durumlarda kimi işletmelerin D ve E kategorilerini de tanımladıkları görülür.
1.2.2.4. Tam Zamanında Üretim (JIT)
Bu sistem tedarikçilerden fabrikaya kısa ve sık aralıklar ile küçük miktarda teslimat yapılarak olabilecek en düşük düzeyde stok taşınması ilkesine dayanmaktadır. Stoksuz çalışmanın herhangi bir üretim veya operasyon aksamasına yol açmaması için yüksek düzeyde bir tedarikçi ve taşıyıcı güvenilirliği gerektirir.
1.3. Envanter Yönetim Stratejileri
Entegre envanter yönetim stratejileri, envanterin bulundurulacağı yeri, bütünleneceği zamanı, miktarı belirlemek için kullanılan politikaların ve süreçlerin tümünü ifade etmek için kullanılır. Envanter stratejilerini geliştirme süreci, Bowersox ve arkadaşlarına göre üç adımdan oluşur.
Ürünlerin ve pazarların sınıflandırılması (ABC Analizi gibi) FINE-LINE olarak da bilinen bu sınıflandırmanın amacı envanter yönetim gayretlerine odaklanmak ve onları düzeltmektir. Ürün/Pazar sınıflandırılmasının etkili olması için işletmenin stratejisine ve hizmet hedefleri ile uyumlu olması gerekir.
Strateji bölümlerinin belirlenmesi gruplandırma süreci, farklı ölçme biçimlerine dayalı olabilir. En çok kullanılan parametreler satışlar, kar katkısı, envanter değeri kullanma oranı ve malzemenin doğasıdır. Tipik bir sınıflandırma sürecinde, Pazar veya mallar birbirini izler.
Politika ve parametrelerin eyleme geçirilmesi odaklanmış bir envanter stratejisi oluşturmak için atılacak en son adım prosedürleri ve politikaları belirlemektir. Prosedürler, bilgi ihtiyaçlarını, yazılım uygulamalarını, performans hedeflerini ve kararların ana hatlarını tanımlar. Parametreler süreç uzunluğunun gözden geçirilmesi, hizmet hedefleri, envanter taşıma maliyet oranları, sipariş miktarları ve yeniden sipariş noktası gibi değerleri betimler. Bu parametrelerin kombinasyonu, envanter yönetim kararlarını almak için gereken net rakamların belirlenmesini sağlar.
Envanter yatırımlarının gerçekleştirilmesinden önce ne kadar envanter tutulacağının belirlenmiş olması gerekmektedir. Envanter düzeyi belirlenmeden alınacak envanter yatırım kararı çoğunlukla yetersiz ya da atıl envanter düzeyinde faaliyet gösterilmesine, her iki durumda da tedarik zinciri sisteminin aksamasına neden olmaktadır. Envanter düzeyinin aşırı derecede yüksek belirlenmesi tedarik zinciri kaynaklarının verimsiz bir biçimde dağılmasına sebep olmaktadır. Tedarik zincirinin envanter düzeyi sabit değil, esnek bir yapıda olmalı, satış düzeyi ve üretim miktarı dikkate alınarak belirli dönemlerde envanter düzeyi revize edilebilmelidir.
1.4.Envanter Yönetimine İlişkin Maliyetler
Envanter maliyetleri; müşteri taleplerinin karşılanması ve hizmet düzeyinin en üst seviyede sunulması için tedarik zincirlerinin katlanmak zorunda olduğu her süreçte farklılaşabilen maliyetlerden oluşmaktadır.
Envanter taşıma maliyeti, mevcut stok miktarı ile ilişkili olan maliyetlerdir. Bunlar farklı ekonomik bileşenlerin bir diziminden oluşur ve genellikle lojistik faaliyetler en yüksek birimi temsil eder. Bu maliyetlerin büyüklüğü ve stok seviyelerinin doğrudan lojistik sistem konfigürasyonu ile ilişkili olması, envanter bulundurma maliyet bilgisinin tam olarak bilinme ihtiyacını gösterir.
1.5. Kötü Envanter Yönetimi Belirtileri
Firma envanter yönetiminin sağlamlığı ile ilgili devam eden sorunlar yaşıyorsa, süreçte ya da sistemde değişiklik yapması gerekir. Kötü envanter yönetiminin belirtileri aşağıdaki gibidir.
• Geri sipariş sayısında artış.
• Kalan sabit geri bildirimler için envanter için parasal yatırımların artması
• Yüksek tüketici devir hızı
• İptal sipariş sayısında artış
• Dönemsel yeterli depolama alanı eksikliği
• Dağıtım merkezleri arasında önemli envanter ürünlerinin devirindeki geniş varyans.
• Geniş miktardaki modası geçmiş ürün.
3. SONUÇ
Envanter yönetimi müşteri talep ve beklentilerinin belirsizliğinden kaynaklanmaktadır. Tedarik zinciri bu belirsizliği ortadan kaldıramadığı sürece envanter yönetimi kararı almak zorundadır. Bu piyasada talep belirsizliği ne ölçüde yüksekse; tedarik zinciri içerisinde tutulan envanter düzeyi de o ölçüde yüksek olmaktadır. Bunun nedeni; işletmelerin ve tedarik zincirlerinin yüksek envanter maliyetlerine katlanmayı, talebe cevap veremeyerek müşteri güvenini ve satış gelirini kaybetmeye tercih etmesinden kaynaklanmaktadır. Tedarik zincirlerinde hammadde stoklarına ve ürün stoklarına yönelik iki temel düzeyde envanter yönetimi kararı uygulanmaktadır.
Stok yönetimi tedarik zincirinin üç ana bölümü olan Pazarlama-Dağıtım, Üretim ve Tedarik döngülerinin ara kesitleridir. Bu döngüleri, fiziksel ve yönetsel olarak birbirine bağlar.
KAYNAKÇA
Waters, (2003), Logistics An Introduction to Supply Chain Management. Palgrave Macmillan
Görçün, (2013), Örnek Olay ve Uygulamalarla Tedarik Zinciri Yönetimi. İstanbul: Beta
Keskin, (2011), Lojistik El Kitabı Küresel Tedarik Zinciri Pratikleri. Ankara: Gazi
Keskin, (2011), Lojistik Tedarik Zinciri Yönetimi; Geçmişi, Değişimi, Bugünü, Geleceği. Ankara: Nobel
Uslu, Nebol, Uzel, (2013), Tedarik Zinciri ve Lojistik Yönetimi. İstanbul: Beta
Grant, Lambert, Stock, Ellrom (2006), Fundamentals of Logistics Management. McGraw-Hill Education



Comments are closed, but trackbacks and pingbacks are open.